• Nevavprestij
ÇEVRE -YAŞAMHaber Girişi : 02 Ağustos 2023 22:48

Orman Şefliği önünde turistli kozalaklı Akbelen eylemi

Orman Şefliği önünde turistli kozalaklı Akbelen eylemi
Muğla’nın Bodrum ilçesinde Orman İşletme Şefliği önünde Akbelen Ormanlarındaki ağaç katliamı protesto edildi. Yabancı Turistlerinde ellerinde pankartlarla destek verdiği eylemde, AKbelen’den getirilen bir çuval kozalak dökülerek ağaç katliamı kınandı.

Muğla’nın Bodrum ilçesindeki Çarşı Mahallesi Cumhuriyet Caddesi’ndeki Orman İşletme Şefliği önünde dün akşam saatlerinde düzenlenen AKbelen’den Elini Çek eylem ve basın açıklamasına yaklaşık 200 kişi katıldı.

voyage otel

Barlar Sokağında düzenlenen eyleme ellerinde Akbeleni Vermeyeceğiz, Akbelene Dokunma, Katil Limak Akbeleni Terket, Muğlamız Cenent Kalsın, Akbeleen Yaşamak İstiyor, Ormanlar Nehirler Dereleer Sermaye Değildir, Resist For Akbelen Standup For Akbelen dövizleri taşıyan eylemciler sık slık AKbelen ve İkizköylülere destek sloganları attı.

 

 

DAHA ÖNCE 6 KÖY YUTULDU

Bodrum’u gezmeye çıkan yerli ve yabancı turistler etkinliğe alkışlarla destek verdi. Hollandalı turistlerin ellerinde dövizlerle eyleme katıldığı görüldü.

Bodrum Akbelen Dayanışması adına basın açıklamasını Belgin Koç okudu.

Koç açıklamasında “4 yıldır sürüp giden bir hak mücadelesine, bir emek mücadelesine, bir yaşam mücadelesine omuz vermek ve bu mücadelenin bir parçası olduğumuzu deklare etmek için toplandık.  İkizköy halkı daha önce 6 köyü yutan, bölgedeki termik santrallere kömür sağlamak için maden açan, bölgede cehennem çukuru olarak tabir edilen yaşamsız, insansız,  geri dönülmez ekolojik tahribatlar yaratan 5li çete mensubu Limak-İçtaş şirketine karşı yaşamlarını, geçimlik ekonomilerini,  zeytinlerini, arılarını, kuşlarını, sincaplarını, su kaynaklarını, temiz hava haklarını kısacası mücadelenin simgesi haline gelen Akbelen ormanını savunuyor. Hukuk mücadelesi bir yandan sürerken, iki yıldır çadırlı nöbetle gece gündüz demeden, her türlü baskıya direnerek yaşam alanlarını savundular, ormanı kestirmediler” dedi.

 

ORMANLAR RANT VE TALAN ÇETELERİNE TESLİM EDİLMİŞ

Koç açıklamasınını devamında ise “Ta ki geçen hafta esas görevi orman varlıklarını korumak olduğu halde, şirketi korumak için halkın karşısına dikilen kolluk güçleri halka barikatlar kurarak, itiraz eden yaşam savunucularına biber gazı, toma saldırısı, darpla gözaltılar yaparak ormanı kesmeye başlayana kadar. Ne İkizköylülerin feryatları, ne alandaki arkadaşlarımızın direnişi kesimi durdurmaya yetmedi, asırlık çamları hiç acımadan, hiç düşünmeden bir bir yere serdiler. Hukuksuzluğun boyutunu anlatmaya artık nefesimiz yetmiyor, esas görevleri hepimizin ortak değeri olan ormanları korumak olan orman müdürlükleri iktidardan aldıkları talimatla anayasayı da çiğneyerek bu suça ortak oldular. Bugün burada orman şefliğinin önünde bu açıklamayı yapmamızın bir sebebi de budur.

Değerli dostlar, gerçek şu ki bu iktidar döneminde yüzölçümünün yüzde 67 si maden sahalarına tahsis edilmiş, tabiri caizse bir takım rant ve talan çetelerineteslim edilmiş bir ilin sınırları içinde yaşıyoruz. Kömür havzalarının genişletilmesi aynı zamanda yer altı su kaynaklarının kuruması ve bölge halkının, doğasının,

canlılarının susuz kalmasına da yol açacak, Bodrum ilçesi de elbette bundan payını alacak.  Bu hukuksuzluğa geçit verdiğimiz takdirde yaşam kaynaklarının bir bir tükenişini, geleceğin yok edilişini göreceğiz. Çok geç olmadan birlik beraberlik içinde bu hukuksuzluğun karşısında durmak yurttaşlık görevimizdir. Umutsuzluğa yer yok, İkizköylülerin dediği gibi tek bir ağaç kalsa bile onun haklarını savunmaya devam edeceğiz. Arkadaşlar, orman sadece ağaçlardan ibaret değildir, orman içerisinde bulunan orman altı bitki örtüsü, içerisinde birçok mikro yaşam alanı bulunduran toprak

örtüsü ve buralarda yaşam bulan binlerce canlı çeşidiyle bir ekosistemdir aslında. Akbelen’nin ağaçlarını kesmiş olabilirler, ancak dün sabah başlattıkları yeni bir saldırıyla ağır iş makinelerinin marifetiyle orman toprağın katledilmesi devam

 ediyor, traşlama denilen yöntemle geri dönüşsüz şekilde yok edilmeye çalışılıyor. Akbelen direnişi,  eko-kırıma karşı bir bayraktır, bu bayrağı yere düşürmek demek, bundan sonra yapılacak talanın kapılarının aralanması ve geleceksiz,ormansız, susuz, tarımsız bir Muğla’ya razı gelmek, binlerce yoksul köylününyaşam haklarının gasp edilmesi ve sürülmesi demektir” ifadalerini kullan