• Nevavprestij
GÜNCEL Haber Girişi : 21 Aralık 2021 11:36

Katil Avcı’nın iddiaları çürüdü ama karar çıkmadı

Katil Avcı’nın iddiaları çürüdü ama karar çıkmadı
Pınar Gültekin’i katleden Cemal Metin Avcı’nın yargılandığı dava duruşmasında, ABD’den istenilen Gültekin’in telefon şifresinin geldiği ve Avcı’ya ait herhangi bilgi ve görselin bulunmadığı belirtilmesine rağmen karar çıkmadı.

HABER MERKEZİ - Muğla’da işkenceyle katledilen Pınar Gültekin’in katili Cemal Metin Avcı’nın yargılandığı davanın 8’inci duruşması Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tutuklu Cemal Metin Avcı ve tutuksuz sanık Mertcan Avcı’nın Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemleri (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada, tutuksuz sanıklar Avcı’nın eski eşi Eda K, babası Selim Avcı, iş ortakları Şükrü Gökhan O., Gültekin’in ailesi ile taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Tutuksuz yargılanan Avcı’nın annesi Ayten Avcı ise duruşmaya katılmadı.

voyage otel

 

İlk olarak Aydın Barosu ve Ankara Barosu davaya müdahillik talebinde bulundu. Taraf avukatlarının itirazı ve mahkeme heyetinin kararıyla müdahillik talepleri reddedildi. Mahkeme heyeti, Gültekin’in cep telefonuna ait şifrenin istenmesi için yazılan müzekkereye ABD’den gelen cevabın tercüme ettirildiğini, Muğla İl Emniyeti Siber Suçlarla Şube Müdürlüğü’nün incelediği verilerde herhangi bir e-posta, bilgi ve belgenin görülmediğini, sadece birkaç alışveriş sitesinin maillerinin olduğunu belirtti. Ayrıca Adli Tıp Kurumu’na yazılan ek müzekkereye de cevap verilmediği bildirildi.

 

‘Bir buçuk yıl boyunca gerçek dışı olan bir şeyi beklediniz’


Ardından konuşan Gültekin’in avukatı Rezan Epözdemir mahkeme heyetinin ABD’den gelen cevabı eksik aktardığını ifade ederek, “Bir buçuk yıldır yargılamayı sürüncemede bırakan Android şifresi geldi, dökümü yapıldı. Telefon incelendi, dosyaya rapor edildi. Raporda, telefonda yapılan inceleme ve görüntülerde, ‘Cemal Metin Avcı’ya ait herhangi bir bilgi veya görsel bulunmadığı anlaşılmaktadır’ denildi. Gelinen noktada her şeyin gerçek dışı olduğu ortaya çıktı. Bir buçuk yıl boyunca gerçek dışı olan bir şeyi beklediniz. İnsanların özel hayatını tartışılır hale getirdiniz. Adli tıp raporuna itiraz ediliyor. Bu raporu 30 tane akademisyen hazırlıyor. Tamamen yargılamayı sürüncemede bırakmaya dair bir çaba var. Haksız tahrik indiriminden faydalanmaya dair bir çaba var. 3 ayrı aşamada sanık haksız tahrik indirimi ifadesini sürekli değiştirdi. Karşı tarafın bütün savunmaları bu müzekkereyle çöktü. Biz artık bu celsede emsal mahiyette bütün sanıkların cezalandırılmasını ve karar verilmesini istiyoruz” dedi.

 

‘Deliler var ama dava uzatılıyor’


ABD’den istenen telefon şifresiyle birlikte Gültekin’in özel hayatının ihlal etmeye dönük karar verildiğine dikkati çeken Epözdemir, “Bir cinayet dosyasında olabilecek bütün deliller var. Ancak mahkeme heyeti buna rağmen davayı uzatıyor. Toplanmayacak delillerin toplamasına dönük çabaları var” diye belirtti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı da  ABD’den gelen raporun sanığın iddialarının gerçek dışı olduğunu ortaya koyduğunu söyleyerek, savcının mütalaasını vermesini istedi.

 

Baba Gültekin: Cinayet ortadayken suçlu biz oluyoruz


Gültekin’in babası Sıddık Gültekin, adaleti dışarda aramak istemediklerini dile getirerek, sanık ve ailesinin attıkları iftiraların kendilerini rencide ettiğini söyledi. Gültekin, “Baştan sona kadar kurgulanan ve ailesinin ortak olduğu cinayet ortaydayken burada suçlu biz oluyoruz. Bize iftiralar, suçlamalarda bulunuyorlar. Sekiz duruşmadır adaletin yerini bulması için kilometrelerce yol geliyoruz. Ama ortada bir karar yok. Adalet istiyoruz” diye konuştu.

 

Ardından konuşan sanık avukatı, herhangi bir delilin olmadığını ve ABD’den gelen cevabın eksik olduğunu iddia ederek, Apple şirketine tekrar dilekçe yazılmasını ve Whatsapp’ta Avcı ile konuşmalarının olup olmadığına bakılmasını talep etti. Sanık avukatı ayrıca ATK raporunun beklemesini istediklerini belirterek, raporun şüpheli geldiğini savundu.

 

Sanık avukatının beyanlarına itiraz eden Epözdemir, davanın uzatılmak istendiğini söyledi. Sanık avukatları, Avcı’nın annesi Ayten Avcı’nın hastalığından dolayı duruşmalara katılmak istemediğini talep etti.

 

Gültekin’in ailesi ve avukatlar salonu terk etti


Ardından SEGBİS ile duruşmaya katılan sanık Cemal Metin Avcı, ATK raporlarını kabul etmediğini ve Whatsapp konuşmalarının incelenmesini istediğini söyledi. Avcı, savunmasında Gültekin’in avukatına yönelik beyanlarda bulundu. Bunun üzerine mahkeme heyetine itiraz eden Gültekin’in avukatı sanığın kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu beyan etti. Mahkeme başkanı ve Gültekin’in avukatı Epözdemir arasında yaşanan tartışma sonrası avukat salonu terk edeceğini söyledi. Mahkeme heyeti, Gültekin’in avukatının duruşma boyunca söz almadan konuştuğunu ve mahkemede bağırdığını belirterek, salonu terk etmesine karar verdi. Kararın ardından Gültekin’in avukatı ve ailesi ile Aydın, Ankara ve Muğla barolarından gelen avukatlar da mahkeme salonunu terk etti.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık müdafiilerinin ABD’ye yeniden müzakere yazılması ve Whatsapp konuşmalarının incelenmesi talebinin ABD’den gelen belgeye artık ihtiyaç duyulmadığını belirterek reddine, Adalet Bakanlığı ve ilgili adli makamlara bildirilmesine karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca bütün sanıkların bir sonraki duruşmada mahkeme salonunda hazır bulunmasına karar verirken, duruşmayı 24 Ocak 2022‘ye erteledi.

 

‘Katiller bilinçli korunuyor’


Duruşma öncesinde adliye önünde Kampüs Cadıları adına Rozana Urkun açıklama yaptı. Urkun, katillerin bilinçli korunduğunu ifade ederek “Bu durum da katillere cesaret veriyor, bunu Cemal Metin Avcı’nın geçtiğimiz duruşmada sarf ettiği ‘İstanbul Sözleşmesi iyi ki kaldırıldı’ sözünden de anlıyoruz. Kızkardeşimiz Pınar’ın davası bizim davamızdır, katil Cemal Metin Avcı ve ona yardım eden diğer tüm failler cezalandırılana kadar adliyeleri de mahkemeleri de sokakları da bırakmıyoruz” dedi.

 

‘Hakim sanığa değil bize tutum aldı’


Duruşma salonunu terk eden Gültekin’in avukatı Rezan Epözdemir, Muğla Adliyesi önünde açıklama yaparak, mahkeme heyetinin saniğa değil kendilerine yönelik tutum aldığını belirtti.