Türk İş’in emek mücadelesinde 70 yılı geride bıraktığını ve kurulduğu günden bugüne emekçilere yol gösteren bir fener olduğunu belirten Çakmak, “Ülkemizde, işçi hak ve özgürlükleri adına elde edilen her kazanımında Türk-İş'in imzası vardır” dedi
Önümüzdeki Pazar günü 70'inci yaşını kutlayacak olan Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), bir dizi etkinlik gerçekleştirecek. Etkinlikler kapsamında, öncelikle 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yapıldı. Açıklamaların bir adresi olan İzmir’de de bir basın açıklaması düzenlendi. Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen açıklamaya, Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak’ın yanı sıra şube başkanları, yönetim kutulu üyeleri, temsilciler ve üyeler katıldı. Açıklama öncesi sık sık, ‘Birleşe birleşe kazanacağız’, ‘Türk-İş nerede, biz oradayız’, ‘Birleşen işçiler asla yenilmez’ sloganları atıldı.
YOL GÖSTEREN FENER
Basın açıklamasını okuyan Çakmak, Türk İş’in kurulduğu günden bugüne emekçilere yol gösteren bir fener olduğunu ifade ederek, “Türk-İş'in tarihi Türkiye emek mücadelesinin, Türkiye işçi sınıfı mücadelesinin tarihi haline geldi. Yurdumuzun tüm çalışanları, emeklileri, yaşamını alın teri dökerek kazananları, hakları söz konusu olunca yüzünü Türk-İş’e döner. İşçisi, köylüsü, esnafı ‘Türk-İş ne diyor, Türk-İş ne yapıyor?’ diye sorar. Türk-İş emek mücadelesine öncülük eder, yol gösterir. Yani Türk-İş bir nevi kar küreyicidir” diye konuştu.
‘BAŞROL OYNUYOR’
İşçi hak ve özgürlükleri adına elde edilen her kazanımında Türk-İş’in başrol oynadığının altını çizen Çakmak, “Türk-İş yeri gelir masada, yeri gelir alanlarda mücadele verir. Ülkemizde, işçi hak ve özgürlükleri adına elde edilen her kazanımında Türk-İş'in imzası vardır. Türk-İş’in verdiği mücadele, ‘Kimse geçim sıkıntısı çekmesin, kimse çocuğunun önünde mahcup olmasın’ diyedir. Yani Türk-İş'in mücadelesi, herkesin insan onuruna yakışır bir yaşam sürmesi için verilen mücadeledir. Türk-İş, toplumsal huzurun, üretilen refahtan emekçilerin hakça pay almalarıyla mümkün olacağına inanır. Türk-İş, gerçek anlamda demokrasinin, işçilerin toplu sözleşmeli sendikal örgütlenmesiyle kurulacağını söyler” ifadelerini kullandı.
70. yılı geride bırakmanın gururunu yaşadıklarını belirten Çakmak, “Türk-İş, örgütlü yüz binlerce üyesi ve yurdumuz emekçilerinin güveni sayesinde bugüne kadar geldi. Türk-İş yaşamını emeğiyle sürdüren hiç kimsenin başını öne düşürmedi, yüzünü kara çıkarmadı, Bundan sonra da çıkarmayacak” dedi.
70 YILI ANLATTI
Öte yandan İz Tv’de yayınlanan Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel programının konuğu olan Türk-İş Ege Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, Türk-İş’in 70. kuruluş yıldönümüne özel açıklamalarda bulundu. Örgütlenme çalışmalarına dair açıklamalarda da bulunan Çakmak, sendikalaşmanın önemini anlattı.
‘BÜYÜK MİTİNGLER YAPTIK’
Çok büyük emeklerle kurulmuş bir kurum olduğunu dile getiren Çakmak, “1947’de temelleri atıldı. 1952’de de Bursa’da gerçekleştirilen toplantıyla Türk-İş adıyla onaylanıp tüzüğü hazırlanıyor. Konfederasyonumuz 34 sendikadan oluşuyor. 34 sendikamız da 20 iş kolunda faaliyet gösteriyor. 70 yıldır bu faaliyetlerimize aralıksız devam ediyoruz. Tarihsel sürecimizde büyük mitinglere de imza attık. Büyük Saraçhane Mitingi tarihlere geçmiştir. İşçi sınıfının haksızlığa uğradığını gördüğümüzde alanlara inmekten çekinmedik. 70 yılda, 1 milyon 300 bin üyemizle birlikte ülkemize sahip çıktığımız, ülkemizin milli menfaatlerini koruduğumuz bir süreç geçirdik” şeklinde konuştu.
‘HEDEFİMİZ ÖRGÜTLENME’
Ege Bölgesi’nde yapılan çalışmalar hakkında konuşan Çakmak, “Genellikle örgütlenmenin üzerinde duruyoruz. Çünkü örgütlenirsek daha çok kazanırız. Çok önem veriyoruz. Alan geniş. 6 ilden sorumluyuz. Sürekli geziyoruz. Gidemediğimizde de telefonla irtibata geçiyoruz. İl temsilcilerimiz ver. Onlardan bilgi alıyoruz. Şu anda hedefimiz örgütlenme” dedi.
‘ÖRGÜTLENME ZAYIF’
Türkiye’deki sendikalaşma oranlarının çok düşük olduğunu ifade eden Çakmak, “Genel örgütlenme oranı zayıf gidiyor. Çünkü insanlar iş kaybından korkuyor. Bugün Türkiye’de 14 milyon çalışan var, 10 milyonu asgari ücretli. Buradan çıkıp başka bir yere gittiğinde yine asgari ücretle çalışacaksın. Ama bulunduğun yeri güçlendirirsen, sendikanı getirip güçlendirirsen daha da ileriye gitmiş olacaksın. Sendikalaşmayı artırmak için çalışmalar yapıyoruz. Fabrikalarda bildiriler dağıtıyoruz. Sanayilerde hücre toplantıları yapıyorum. Geri dönüş de alıyoruz. Örgütlenmede iyiyiz. Masa başında örgütlenme yapılamaz. Herkes sanayiye, fabrikaya gidecek. Buraya örgütlenerek geldik. Ancak örgütlenirsek güçlenebiliriz” açıklamasında bulundu.